RÖNESANS MATEMATİĞİ 

Rönesans sırasında matematik ve muhasebenin gelişimi iç içe geçmiştir.[126] Cebir ile muhasebe arasında doğrudan bir ilişki yoktu ama yayınlanan konuların ve kitapların öğretimi genelde, hesap okullarına (Flanders ve Almanya) veya abaküs okullarına (İtalya ‘da abbaco olarak bilinir) gönderilen tüccar çocuklarına yönelikti. Bu çocuklar bu okullarda ticaret konusunda yararlı beceriler öğreniyordu. Muhasebecilik işlemlerini gerçekleştirmek için muhtemelen cebire gerek yoktu, ancak karmaşık takas işlemleri veya bileşik faiz hesaplama için temel aritmetik bilgisi zorunlu idi ve cebir bilgisi çok yararlı oluyordu. Luca Pacioli'nin "Summa de Arithmetica, Geometria, Proportioni et Proportionalità" adlı eseri (İtalyanca: "Aritmetik, Geometri, Oran ve Orantı İncelemesi") ilk olarak 1494 yılında Venedik'te basılmış ve yayınlanmıştı. Bu eser, muhasebe üzerine 27 sayfalık bir bilimsel inceleme içeriyordu: "Particularis de Computis et Scripturis" (İtalyanca: "Hesaplama ve Kayıt Detayları "). Bu eser öncelikle tüccarlar için yazılmıştı ve ağırlıklı olarak tüccarlara satılmıştı. Bu tüccarlar bu kitabı bir referans metin olarak, içerdiği matematiksel bulmacalardan dolayı bir zevk kaynağı olarak ve çocuklarının eğitimine yardımcı olmak için kullanıyordu. [127] Pacioli, Summa Arithmetica ‘da artı ve eksi sembollerini basılı bir kitapta ilk kez ortaya koydu. Bu semboller İtalyan Rönesans matematiğinde standart notasyon (gösterim) haline geldi. Ayrıca Summa Arithmetica cebir içeren İtalya'da basılmış ilk kitap oldu. Şunu belirtmek önemlidir ki Pacioli, Piero Della Francesca ‘nın çalışmasının çoğunu almıştır ve onun çalışmalarını intihal etmiştir. İtalya'da 16. yüzyılın ilk yarısında, Scipione del Ferro ve Niccolò Fontana Tartaglia üçüncü dereceden denklemler için çözümler keşfetti. Gerolamo Cardano 1545 tarihli Ars Magna adlı kitabında, dördüncü dereceden denklemler için öğrencisi Lodovico Ferrari tarafından keşfedilen bir çözüm ile birlikte bunları yayınladı. 1572 yılında Rafael Bombelli üçüncü dereceden denklemleri çözmek için kullanılan Cardano'nın formülünde ortaya çıkabilecek sanal miktarların nasıl ele alınacağını gösterdiği L'Algebra adlı eserini yayınladı. Simon Stevin'in ondalık gösterime olan ilk sistematik yaklaşımı içeren kitabı De Thiende ('ondalıklar sanatı') ilk olarak 1585 yılında Flemenkçe yayınlandı. Bu kitap, gerçek sayı sistemi hakkında daha sonra yapılan tüm çalışmaları etkiledi.

Navigasyon talepleri ve büyük alanların ayrıntılı haritaları konusunda artan ihtiyaç ile önem kazanan trigonometri matematiğin önemli bir dalı olarak gelişti. Bartholomaeus Pitiscus 1595 yılında Trigonometria adlı kitabını yayınlayarak bu kelimeyi kullanan ilk kişi oldu. Regiomontanus'un sinüs ve kosinüs tablosu 1533 ‘te yayınlandı.[128]

Rönesans sırasında, yeniden keşfedilmiş Yunan felsefesi ile birlikte sanatçıların doğal dünyayı gerçekçi bir şekilde tasvir etme arzusu, sanatçıları matematik çalışmaya yönlendirdi. Onlar ayrıca o zamanın mühendisleri ve mimarları idi ve bu yüzden her durumda matematiğe ihtiyaçları vardı. Perspektifle resim yapma sanatı ve geometrideki gelişmeler yoğun olarak araştırıldı.[129]